TOKSİKOLOJİK, KLİNİK VE ADLİ
TIP YÖNLERİYLE ETİLEN GLİKOL ZEHİRLENMESİ(DERLEME).
Asirdizer M, Gurpinar T, Yavuz
MS.
Türkiye Klinikleri Adli Tıp Dergisi, Baskıda.
ÖZET
Etilen glikol (EG) günümüzde başta antifriz olmak
üzere günlük yaşantımızın pek çok alanında kullanım alanına sahip bir alkol olup, çok küçük
miktarlarda alımı bile insan sağlığı için tehlike yaratmaktadır. Ülkemize ait istatistiksel
verilere ulaşılamamakla birlikte, Amerika Birleşik Devletleri’nde yılda 40 ile 60 kişinin EG
zehirlenmesi sonucu hayatını kaybettiği tahmin edilmekte; EG zehirlenmesine maruz kalanların dünya üzerindeki
mortalite oranlarının yüzde 1 ile 22 arasında değiştiği bildirilmektedir.
Genellikle ağız yolu ile alınan EG, dünyanın pek çok
ülkesinde ilaçlara karışarak toplu ölümlere neden olmuştur. EG ile zehirlenmeler en sık kaza sonucu meydana
gelmekte, onu intiharlar takip etmektedir. EG kullanılarak işlenmiş cinayetler ise nadir olarak bildirilmiştir.
EG, deri ve solunum yolu ile zayıf olarak absorbe olmasına karşın, sindirim kanalından kolayca emilebilmektedir.
EG kendisi toksik olmasa bile metabolitleri insan sağlığı için son derece tehlikeli olmaktadır. Bu
metabolitler yaşam için tehlikeli olan metabolik asidoz tablosunun derinleşmesine, akut renal yetmezlik, akciğer ödemi, hipotansiyon ve koma gibi tabloların
gelişmesine yol açmaktadır.
EG zehirlenmesi tedavisinde klasik olarak etanol
kullanılmış ise de, günümüzde tedavide 4-metilpirazol’ün uygulanması FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) tarafından
kabul edilmiştir. EG zehirlenmesi sonucu ölen kişilerin otopsilerindeki en önemli bulgu ise beyin, kalp, akciğerler
ve böbrekleri içeren çeşitli dokularda ve özellikle de proksimal böbrek tubuluslarında çökmüş bulunan kalsiyum
oksalat kristallerinin gözlenmesidir.
.
Anahtar kelimeler: etilen glikol, zehirlenme, tarihçe, farmakokinetik,
tedavi, otopsi.
|